Değerli Arkadaşlar,
Bu maddeleri şartnamelere koydurmağa ve uygulatmaya zaten çoktan beri uğraşıyoruz.
Bu girişimi elbette destekliyorum; ancak, yarışma dışı saymaya yeterli benzerliklerin neler olabileceği konusu da gene jürilerin geniş öznelliğine kalıyor (Eserlerin lehine ya da aleyhine olarak).
Bir ara (Sanırım on yılı geçti) benzerlik konusuna hayli zaman harcamış olan Julian Pena- Pai ile “Sakıncalı Benzerlik”i tanımlama kıstasları üzerine bir yazışmamız olmuş; fakat şaşılacak şekilde ve çelişen yönlerde anlaşmazlığa düşmüş, bırakmıştık. Demek ki bu kıstasları içeren ve jürilere “tavsiye edilecek” bir kodeksin kamuoyumuzda tartışılarak hazırlanmasında yarar var. Bu, zamanla daha da olgunlaşacaktır.
Bu konu ile ile ilgili 2003te (Sanırım Don Quichotte’da) yayınlanmış bir yazımı tekrar değerlendirmenize sunarım. Çok yer işgal ettim, hoşgörün. Sevgi ve saygılarımla.
Eray Özbek
Sevgili dostlar,
“Benzer karikatürler” hakkındaki düşüncelerimi ve gruptaki izlenimlerimi sıralıyorum. Böylece, interaktif bir çalışmayla bir uzlaşmaya doğru gidebileceğimizi umuyorum.
-Karikatürcülerin, benzer gördükleri karikatürleri birlikte yayımlamaları, olasılıkları görmek açısından yararlı bir yol.
-Ancak, “Çalıntı” suçlaması ya da iması, adli hatalardan (ve gerginliklerden) kaçınılması gereği ile, yapılmamalı. ”Benzerlik” kelimesi daha uygun. Karikatürcüler toplumu, karikatürcülerin kariyerlerini izlemekte ve zaman içinde hükümlerini vermektedir.
-Benzer sahneler, benzer figürler, benzer konseptler tek başlarına “sakıncalı benzerlik” sayılmamalı; ancak benzerlikler arttıkça karikatür, izleyiciler ve jüriler üzerinde vurucu etkisini zaten yitirecektir.
-Bir karikatürü, en önceki tarihte, başkalarının ulaşabileceği bir yerde yayımlatmış kişi, o karikatürün sahibi sayılmalıdır. Rastlantılar ve iyi niyet, bu kuralı değiştirmez.
-Çoğu aynı günde yayımlanan benzer basın karikatürleri için, “sakıncalı benzerlik” zaten söz konusu olamaz. Ama sonraki tarihlerdeki benzerlikler, ilgi çekici.
-Jüriler, ne kadar dikkatli ve deneyimli olsalar da, yayımlanmış bütün karikatürleri bilemezler. Onlara yardımcı olmak için, ödül adaylarının önceden, bir süre internette yayımlanmalarını yaygınlaştırmalıyız.
-Karikatürlerde “Yineleme” den kaçınmak için, yeni dekorlar, figürler, yeni yol ve teknikler, olaylara yeni bakış açıları aramalıyız.
Hoşça kalın.
Eray Özbek
Dear Friends,
I arrange my views and my impressions from our group, about “Similar cartoons”. In this way, I hope that we can come to an understanding, with an interactive study.
- The cartoonists are publishing the cartoons which are seeing similar. This is a useful way to learn the probabilities.
- However, to avoid from a legal error (and terror) we must abandon the accusations and the suggestions of “Plagiarism”. The word ”Similarity” is suitable. The cartoonists from all over the World are following the careers of the other cartoonists and arriving at an opinion about them, as the time goes by.
- Only one similarity between the sceneries, the figures, the concepts doesn’t have a serious problem, but if there are too many similarities, the cartoon loses at least, its surprising power, over the spectators and the juries.
- A cartoon belongs to the cartoonist who has published it first, where the other cartoonists can see it. Coincidence or good intention doesn’t change this rule.
- Naturally, suspicions are in vain about the similar cartoons of newspapers, because most of them are published on the same day, but the similarities at the later dates, are interesting.
- The attention and experience of the members of juries aren’t sufficient to find the worn-out ideas, because they can’t know all published cartoons. We must apply to publish the names of the winner candidates by internet some time before announcing. This support is necessary for juries.
- To avoid from the repeats, we must search new sceneries, new figures, new ways and techniques, new point of view to events.
Best wishes.
Eray Ozbek.
Kaynak: change.org.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder