20.2.10

Ne kadar 'Similar' - Cüneyt Şenyavaş

Yazar: Cüneyt Şenyavaş
Ne kadar ‘Similar’
Son dönemde çizer ve karikatüristlere stres yaratacak boyutta bir ‘Similar’ hadisesi mevcut. Bu konuya mutlaka çözüm üretilmesi gerektiğini düşünüyorum, ancak bu çözümü üretmek maalesef biraz internet yazılımlarını kullanabilme becerisi gerektiriyor, ya da kullanabilen profesyonellerden yardım alınabilecek bir bütçe. Yarışma komitelerinin bunu dikkate almaları, yarışma sonunda doğacak bir similar tartışmasına da engel olacaktır.
Don Kişot’ta yayınlanan similar karikatürleri incelediğimde, çok büyük çoğunluğunda sadece bir tesadüf görüyorum, fikir hırsızlığı olan karikatürler kendisini net olarak belli ediyorlar. Ancak maalesef aynı platformda değerlendirilerek diğer tesadüf eseri birbirine benzeyen fikirlerle de aynı kefede yer alıyorlar. İnternetin bu kadar yaygınlaştığı ve bilginin değerinin iyice azaldığı günümüzde, yaratıcılık evrensel bir platformda değerlendirilmeye başlamıştır. Yaratıcı fikrin değerli olduğu reklam sektöründe de aynı fikir etrafında dönen bir çok çalışma dönem dönem birbiriyle karşılaşmaktadır. Ancak bu sektörde similar konusu bizim karikatür sektöründe yapıldığı kadar abartılmamış ve büyütülmemiştir. Sonuçta değerli fikirler her zaman ilham verici bir misyon da taşımaktadır ve onların etrafında farklı ürünler ortaya konmaktadır. Tabii ki en özgün olan en değerlidir ancak bu diğerlerini değersiz yapmayan bir durumdur.
Sözün özü, similar konusu çok değerli karikatüristleri özür dileme noktasına kadar getiriyorsa, ülkemizin sanatçı üretkenliğine darbe vurabilecek ölçülere erişmiştir. Insanları çizdiğinden şüpheye düşürecek bir stres yaratmakta olduğunu düşünüyorum. Çok geniş bir yelpazede değerlendirilerek eşleştirmeler yapılan ve similar olarak lanse edilen karikatürlerin bir kısmının kesinlikle ‘similar’lıkla alakası olmadığını düşünüyorum ve kendilerine haksızlık yapıldığına inanıyorum. Bu konunun bir fikir ayrılığı yaratarak gruplaşmalara neden olabileceğini düşünüyorum. Bu da zaten kutuplaşmanın haddini aştığı ülkemizde bir avuç karikatüristin ihtiyacı olan son şey olacaktır.
Karikatür fikir hadisesinin teknik dışavurumuyla bizlerle buluşuyor. Bu da değerlendirme noktasında da aynı kriterleri geçerli kılıyor. Yani bir karikatürün similar olup olmadığı bakan kişi ile ilgili bir durumdur, bir genelleme sadece muhalif ve yandaş gruplar yaratır. Don Kişot gibi karikatür camiamızın en aktif sitesinde, eğer bu eşleştirmeler yapılmaya devam edilecekse, similar değerlendirmelerinin bugüne kadar yapılandan çok daha hassas bir şekilde ‘sadece kişisel görüşe yer bırakmayacak kriterleri dikkate alarak’ yapılmasını ümit ediyorum. Böylece afişe edilen çalışmalar gerçekten fikirbirliği yaratacak çalışmalar olacaktır.
İptal edilen birincilikler, iade edilen ödüller ve benzeri durumlar karikatür yarışmalarının geleceği için çok olumsuz ortamlar yaratmaktadır. Düzenleyici veya katkı koyucu pozisyonundaki odaklarda yaratılan moral bozukluğu karikatür sanatının gelişmesinde çok önemli yeri olan yarışmaların sayısını azaltabilecek ve bu da karikatüre zarar vermekten ileri gitmeyecektir. Yapıcı olmakta fayda vardır diye düşünüyor ve ‘similar’ hadisesine omuz veren karikatüristlerin, bu konunun yarışma sonucuna yansımaması için de önlem-çözüm önerilerini şahsım adına merakla beklediğimi söylemek istiyorum.
Sevgi ve saygılarımla.
(Makale tarihi: 17 Şubat 2010)
Kaynak: anadolukarikaturculerdernegi.org

Hiç yorum yok: